Yasal Uyari

Aksi belirtilmedikce bu sitede yayinlanan tum yazilarin ve fotograflarin telif hakki yazarina aittir. Izinsiz yapilan tum alintilar icin hukuki yollarin acik oldugu hatirlatilir.
-----------------------------------------

Tanitim

Bu blog, cok yazarli olup Montessori Egitimi mail grubu uyelerinin yazilarindan olusmaktadir ve Montessori Egitimi ile ilgili yazilar icermektedir. Yazarin ismi (ya da takma ismi) yazinin genelde basinda ya da sonunda yer almaktadir.

Buyuyorum Egleniyorum Ogreniyorum aktiviteleri her iki haftada bir konu degistiren ve uyelerimizin cocuklar ile yaptigi calismalari icermektedir.

Buyrun, hosgeldiniz...


25 Şubat 2010 Perşembe

Alternatif Montessori Materyali

Nazan

Ahmet Faruk (16. ayında)

http://birmaviumut.blogspot.com/


http://birmaviumut.blogspot.com/2010/02/hassas-terazi-gramlarndan-montessori.html

BEÖ-Sevgi / Sevgi Temalı Kartımız

Berna & Ekin ( 40 ay )

http://ekinvebiz.blogspot.com/

Sevgili Nuran'ın başlattığı sevgi temalı kart etkinliği için Ekin'le birlikte Emincan'a göndermek üzere bir kart hazırladık.

Önce kartımızda kullanacağımız kalpler için dokulu kağıtlar oluşturduk. Fikir şurdan, biz hepsini aynı yapmadık, kendi kendimize de teknik uydurduk :)

Ekin;
1. Beyaz bir kağıdı kırmızıya boyadı. Kağıt kurumadan tarakla üzerine çizgiler yaptı.
2. Boyalarıyla mavi ve kırmızı rengi karıştırarak mor renk yaptı. Beyaz kağıdın üzerine kalın fırça darbeleriyle dokular oluşturdu.
3. Beyaz bir kağıdı pembe ve mor boyayla boyayıp üzerine çeşitli renklerde simler dökerek süsledi.



Kartımızın orta sayfasına Ekin ve Emincan'ın fotoğraflarını yapıştırdık. Ekin ve Emincan'ın adlarını çıkartmalı harflerle oluşturduk. Ekin kendi çizip kestiği kalbi yapıştırdı, bir de küçük notumuzu yazdık.


Hazırladığımız dokulu kağıtlara çeşitli boyutlarda kalpler çizdik. Ben Ekin'in kesmesini istemiştim ama "sen kes, ben yapıştırayım anne" deyince görev dağılımı onun istediği şekilde gerçekleşti :))

Ekin, kartımızın ön sayfasına ve arka sayfasına hazırladığımız kalpleri dilediği gibi yapıştırdı. Arkasına da kendi alfabesiyle "Ekin" yazdı :)))



İşte sevgi temalı kartımız...

22 Şubat 2010 Pazartesi

''BİR İNSANI SEVMEKLE BAŞLAR HERŞEY''s.f.abasıyanık

filiz
sueda (4 yaş) inci (2 yaş) burcu (22 gün)

haftanın konusu sevgi,önümdede üç küçük sevgi yumağı olunca anlatacak çoooook şey var demektir.ama kirpi olmayayım :))
şimdiye kadar elime geçmiş en güzel kaynaklardan biri olan ÇOCUKLAR İÇİN BEŞ SEVGİ DİLİ adlı kitaptan altını çizdiğim bazı cümleleri paylaşmak istedim.
ÇOCUKLAR İÇİN BEŞ SEVGİ DİLİ
Gary Chapman & dr. R.Campbell

bir çocuğun gelişiminde sevgi temeldir.çocuklarımızı gerçekten severiz ama önemli olan bunu onun hissedebilmesidir.sevginizi ona ifade edecek sevgi dilini konuşmadığınız sürece sevildiğini hissetmeyecektir.
çocuklarımızın doldurulmaya hazır 'sevgi depoları' vardır (ve tekrar tekrar doldurulmaya elverişlidir.zira sürekli tüketilirler). bu depolar ancak tek bir kaliteli yakıtla doldurulabilir : koşulsuz sevgi


her çocuğun sevgiyi algılayış şekli farklıdır. pek çok ana baba çocuklarını sevdikleri için bunu,onların otomatik olarak bildiğini düşünür.bazılarıysa 'seni seviyorum'demenin yeterli olduğunu düşünür.ama bu bir çocuğu koşulsuz sevildiğine inandırmaya yetmez.
eğer çocuğunuz beş yaşın altındaysa onun temel sevgi dilini çözmeyi beklemeyin.beş dilin beşini de kullanın.hepside çocuğunuzun sevgi gereksinimini karşılamaya yöneliktir.eğer bu gereksinim karşılanıyorsa ve gerçektende sevildiğini hissediyorsa başka alanlarda öğrenmesi ve yanıt vermesi çok daha kolay olur.
gerçek şu ki, ana babalar çocuklarının duygu depolarını ne kadar dolu tutarlarsa ,bu çocukların özgüvenleri ve cinsel kimlikleri de o denli sağlıklı gelişecektir.
unutmayın çocuk büyüdükçe duygusal sevgi deposu da BÜYÜR
1.SEVGİ DİLİ:FİZİKSEL TEMAS
sevginin en güçlü seslerinden biridir.''seni seviyorum'' diye bağırır.çocuğunuzun öncelikli dili fiziksel temas olmayabilir ama yinede bütün çocuklar dokunulmayı ister.
bir bebek bile yumuşakve sert yada huzur kaçırıcı dokunuşlar arasındaki farkı sezer.
''çocuğunuza kızdığınızda ona sarılın çünkü sarılmış halde iken ona bağıramazsınız''
2.SEVGİ DİLİ ONAY SÖZLERİ
sevgimizi ifade ederken kullandığımız şefkat ve sevgi sözcükleri,övgü ve teşvik sözcükleri,olumlu yönlendirme sağlayan sözcükler,hepside ''sana önem veriyorum''demektedir.bu tür sözcükler iç dünyasındaki değer ve güvenlik duygularını besler.
sevgi sözcükleri asla koşullu olmamalıdır.çocuklar sadece iyi bir şeyler yaptığında söylenirse koşullu sevgi olur.
övgü sık sık ve gelişigüzel yapılmamalı,doğru ve adil olmalıdır.aksi takdirde yalanla eşdeğer bir pohpohlanma olarak algılanabilir.
3.SEVGİ DİLİ : NİTELİKLİ ZAMAN
aslında en çocukça yaramazlık anne ve babayla daha çok vakit geçirmek için gösterilen gayretten ileri gelir.nitelikli zaman,dikkatin odaklanması anlamına gelir, birşeyleri birlikte yapıyor olmanızdır.her çocuk için ayrı vakit ayırmalı olumlu göz temasında bulunulmalı,kaliteli sohbetler ve hikaye anlatarak,birlikte gezilere giderek nitelikli zaman geçirebilirsiniz.
unutmayın:
çocuklarınızla vakit geçirdiğinizde ömür boyu hatırlanacak anılarıda beraberinde getirmiş olursunuz.
4.SEVGİ DİLİ : ARMAĞANLAR
armağan almak ve vermek alındığı anda ve ileriki zamanda etkisini görebildiğimiz bir yoldur.ancak gerçek sevgiyi ifade edebilmek için diğer sevgi dilleri ile birlikte verilmesi gerekir, ve gerçek armağan alınan bir hizmet karşılığı verilmez.çok fazla armağan vermekte armağanın değerini yitirmesine neden olur.
5.SEVGİ DİLİ : HİZMET DAVRANIŞLARI
ana babalık hizmet odaklı bir görevdir.çocuk sahibi olacağınızı öğrendiğiniz gün tam zamanlı bir işe yazılmış olursunuz.kontratınız en az 18 senelik ve sonrasında da ''aktif yedek '' olma anlayışını kapsar.kime hizmet ettiğiniz, yaşına uygunluğu,hizmetin temel amacı,örnek davranışlarınız verdiğiniz hizmetin kalitesini belirler.
-----------------------------*********************------------------------------------

kitabın bundan sonraki bölümleri çocuğunuzun temel sevgi dilini keşfetme yollarını ;disiplin,öğrenme ,öfke ve sevgi dilleri arasındaki bağlantıyı nasıl yönlendirebileceğimizi anlatıyor. ayrıca tek ebeveynli ailelerde,evlilikte sevgi dillerini nasıl kullanacağımızdan bahsediyor.
son olarak fırsatları nasıl değerlendireceğimizden bahsedip her bölüm için bir eylem planı hazırlamışlar.
kitap güzel bir reçete niteliği taşıyor okumayanlara acil olarak okumalarını öneririm.






18 Şubat 2010 Perşembe

müzik etkinliği

müzik ve ritmle ilgili sık sık yaptığımız bir etkinlik
http://inciboncukus.blogspot.com/2010/02/music-forever.html

17 Şubat 2010 Çarşamba

BEÖ-SEVGİ

Güneş-Begüm 19 Aylık
Begümle babasına geçen sene yaptığımız aktiviteden kalan kağıtları değerlendirdik, Jaws lakaplı baba'ya burada gördüğümüz balık'tan hazırladık. Yapımı çok kolay 4 küçük bir büyük kalp çizdik kartonlara ve küçükleri şekildeki gibi yapıştırdık, kalp stıcker'lar ile de süsledi begüm.


Hediye arkadaşımız Defne için de bir çalışma yaptık, begüm Defneyi bebeee diye sevdi :) kalp sticker'ları birlikte yapıştırdık,begüm çok sevdi her yere yapıştırıyor :) ilk defa keçe çalışması yaptım, aslında düşüncem daha farklıydı ama zaman çabuk geçti, umarım sevgili Defne, arkadaşının onun için seçtiği hediyeleri severek kullanır.

16 Şubat 2010 Salı

B.E.Ö. / AY

Keo & Ceren(28 aylık)

Önce biraz konuştuk ay hakkında.

* Ay ne renk olur Ceren? - Benim aydedem pembe olşun anne.
* Ay nerede olur kızım? Pencereden dışarıyı işaret ederek - Oyda oluy.
* Ne zaman çıkar peki, ne zaman görürüz? - Bij yatayken.
Sonra da ayın evrelerini basite indirgeyerek çıktı aldığım 3 halini kullandık.


O'na kısaca açıklama yaptım. Ay önce hilal olur, sonra yarımay, sonra da dolunay(tam ay) olur.O da önce minnacık mı oluy?Şonya yayım mı oluy?Şonya da tam mı oluy?Yuvaalak mı oluy anne?

Yeni kavramları Montessori Sisteminde edindiğim bilgiye göre şu şekilde öğretiyorum.


1.tur
Bak bu hilal.
Bu yarımay.
Bu da dolunay(tam ay).


2.tur
Şimdi sen bana hilali gösterir misin?
Şimdi bana yarımayı gösterir misin?
Şimdi de dolunayı gösterir misin?


3.tur
Bunun ismi ne?(hilali göstererek)
Bu ne?(yarımay)
Peki bunun ismi ne?(dolunay)

1- Hilal - İçine oyun hamuru yapıştırarak doldurmak istedi.
2-Yarım ay - Yuvarlak yapıp makasla yarısını kesip yarımayın içine yapıştırdı.
3-Dolunay - Ceren'e göre yuvarlak ay ya da tam ay.Bunda kafasına göre takıldı hamurları yapıştırırken.

Sonra da hepsinin şekillerine benzeyen oyuncakları bulup içlerine yerleştirdi.

Aktivitenin şekillenmesi benim yönlendirmelerimle oldu. Serbest çalışma yapıyor olsaydık yönlendirme ve müdahale etmeyecektim. Ancak burada amacımız yeni kavramlar ve kelimeler öğrenmek olduğundan bu şekilde gerçekleştirdik.

15 Şubat 2010 Pazartesi

sevgi(mehmet demir 23 ay)

Sevgi konulu aktivitemiz için sevgi temalı bir duvar stickerı aldık Demir'in odasınıda Demir'in seçtiği bir duvara bu stickerları yapıştırdık . Yine rengarenk ışık veren lambamızdan kumandasından Demir kırmızıyı seçti ve duvarımıza yansıttık.
Kalp şekilli kırmızı kurabiyelerimizi hazırladık ,Mis kokulu ekmek pişirdik
Demir'in dilinden düşürmediği nalan ve cüneyt(yaaayan-cü) 'lerin evinin yolunu tuttuk.Onlara kurabiye götürdük.Sevgi kelimesini öğrendik,sevdiğimiz insanları saydık.Şimdi odasına girip "sevgi duvarını" görünce seeeegi diye boynuma atlayıp öpücüklere boğuyor oğlum beni.

http://www.inciboncukus.blogspot.com/

12 Şubat 2010 Cuma

İlk Kitabımız(Lapbook)

Blogumuzda yaptığımız ilk lapbook detaylarını bulabilirsiniz.
Sevgiler,
Derin (19 ay) & Sedef

8 Şubat 2010 Pazartesi

BEÖ - Ay

Yekta Çınar'la ilk BEÖ aktivitemizi paylaşmak istedik. Aktivitelerin detaylarını blogumuzdan görebilirsiniz.

http://www.yesillikgerek.blogspot.com

3 Şubat 2010 Çarşamba

Takvimimiz ve Renkler

Bu güzel fikir için Bengü 'ye çok teşekkürler.

2 Şubat 2010 Salı

Kulpsuz Silindirler /VolumeIII

Bugün gelen kulpsuz silindirler, yuvalara rahat rahat giriyor. Hatta girişi garantilemek için 1-2 milim küçük yapılmış, bu kimini rahatsız edebilir ama açıkçası beni etmiyor:) büyük gelmektense 1-2 milimlik bolluğu tercih ederim şu aşamada.  Boya biraz aceleye gelmiş sanırım, yetiştirmek için, bu konuda bir kez daha hatırlatma yapılabilir. Özellikle fırça izleri ve sarının kirli tonu hakkında..

Sonuçta mükemmel mi? hayır değil, hala ufak tefek pürüzler var, boylarda ya da boyada.  Lakin ben daha fazla "milimetrik takıntı" sergilememekten yanayım. Ankara'da olsaydım, ustanın yanında olsaydım muhakkak kendimi tutamayıp bir iki ricada daha bulunurdum ancak şu anki şartlar altında elime geçen bu silindirler beni mutlu etmeye yetiyor. Her biri el yapımı olduğu için umarım herkesin gelen takımlar kusursuz olur..
idilvenar