İki heceli kocaman kelime:ANNE
Dün akşam diş ağrısıyla uyandığı için başı omzumda yatan Duru, kendini kollarıma bırakmış yatarken annelik hakkında düşündüm.
Anne demek hayattaki ilk öğretmen demektir benim için. Derdinizi anlatamadığınız bir dünyada hem sizi anlar, hem ihtiyaçlarınızı karşılar, hem de hayatı öğretir. En doğal içgüdüyle sonsuz güven duyulan ilk insan annedir.
Annelik konusunu yaşamın tümüne yayılan bir aktivite olarak düşünüyorum. Ve bunun için de minik öğrencime en iyi şekilde örnek olmak istiyorum. Farkındayım ki, ben ne yaparsam aynısını tekrarlıyor. Neredeyse kendi boyundaki bebeğine benim O’na sarıldığım gibi sarılıyor, aynı şekilde “e e e e” deyip uyutmaya çalışıyor, benim yaptığım gibi ayaklarını öpüyor, eliyle öpücük verdiriyor, parmağını sallayıp “hııııı” diyor. Yanında paparazzilerle yaşayan ünlüler gibiyim. Hangi davranışım daha sonra nasıl karşıma çıkacak bilmiyorum. Ya da benim normal sandığım birşey Duru tarafından nasıl algılanıyor, ancak konuşmaya başladığında öğrenebileceğim.
Annelik pek çok sivri yanımı törpülüyor. Daha sabırlı, daha hoşgörülü, hem daha esnek hem daha kararlı olmayı öğretiyor. Ben Duru’yu büyütürken Duru da beni eğitiyor.
Annelik pek çok sivri yanımı törpülüyor. Daha sabırlı, daha hoşgörülü, hem daha esnek hem daha kararlı olmayı öğretiyor. Ben Duru’yu büyütürken Duru da beni eğitiyor.
2 yorum:
Pinarcigim son cumlen ne kadar dogru. Maria Montessori de aynen boyle soylemis yillar once: benim ogretmenlerim ogrencilerim...
Dunyayi yeniden kesvediyoruz onlarla...
Bir çocuğun hayatımı bu kadar çok değiştirebileceğini ve herşeye farklı bir gözle bakmamı sağlayacağını hiç tahmin edemezdim. Bildiklerimiz üstünden geçip sağlama yapıyor, defterimi temize çekiyor gibiyim...
Yorum Gönder